Tavuk Eti Yiyen Sokak Kedisinin Çağrıştırdıkları

Tavuk Eti Yiyen Sokak Kedisinin Çağrıştırdıkları

İş dönüşü mahalle içinde, yol üzerinde, çöpe atılmış veya birisinin getirdiği tavuk eti parçaları yemeğe çalışan bir kedi dikkatimi çekiyor.  Onu ürkütmemek için biraz uzağından geçiyorum.

İnsan davranışları çevre üzerinde önemli etkilere sahiptir. Tepkili-tepkisiz, duyarlı-duyarsız davranışlar…  Yürüme esnasında bu davranışların kedi üzerindeki etkilerini düşünmeye dalıyorum.

Kedinin içinde bulunduğu durumu görmezden gelen bir kişilik açısından olaya bakarsak, kedi ve yedikleri bu kişi için bir anlam ifade etmiyor olmalıdır. Böyle bir kişilik tanık olduğu pek çok olaya da pek önem vermeyecektir.

Bu olaya tanık olup özneyle nesne ilişkisini bozmak istemeyenler benim gibi olay mahallinden uzak durmaya çalışacak, bu olayın hayat içindeki anlamını sorgulayacak veya belki kafasındaki meşguliyetiyle yoluna devam edecektir.

Bir başka kişilik kediye yediklerinin yeterli gelmediğini düşünerek daha fazla yiyecek temin etmeye çalışacaktır. Bu, girdiği her ortama bir katkı sağlamayı amaç edinmiş birinin tutumu olsa gerek.

Bir diğeri kediyi kovalayarak, ona taş atarak kediyi yiyeceğinden mahrum etmenin aklı sıra keyfini çıkaracaktır. Bu kafa, çevresini rahatsız eden, onlara zarar veren bir sorumsuzluk içindedir.

Kedinin yiyeceğinden mahrum edilmesine tanık olan başka biri, bu olayı alkışlamakta, durumla eğlenmektedir. Bu duyarsız kişilik, olasıdır ki doğru veya yanlış, iyi veya kötü ayrımı yapmaksızın çevrede olup bitenlerden zevk almaktadır.

Bu düşünceler arasında bir de kediye o yiyeceği getirmiş olabilecek insanı aklımdan geçirdim. Bu olay mahallinden 500 mt. geride, çimenlerle betonun birleştiği yerde, geniş hacimli su dolu iki plastik kova görmüştüm. Sanırım bir çeşit yoğurt kabı olmalıydı. Bir anda beynimde iki olay birleşmişti. Onu da oraya birileri koymuş olmalıydı. O suyu kuşlar, kediler ve köpekler kullanabilirdi.

Bir de bu iyiliksever insanları doğru, iyi, yararlı ve güzel olana teşvik eden insanlar vardı. Onlar, hayırlı olan işleri yaymayı ve artırmayı hedeflemişlerdi. Yaptıkları doğru işlerden huzur duyan, bunlarla mutlu olan, gücünü buradan alan insanların sahip oldukları güven kalıcı olmalıydı.

Gerçekten insanları, hayvanları, bitkileri düşünen, onlar için bir şeyler yapmaya çalışan insanlar vardı. Yaşadığımız hayattan umutlanmak için epey nedenler vardı. Biz bilmesek de henüz tanımadığımız nice güzel insanlar vardı, nice güzel sözler, nice güzel davranışlar, nice güzel eylemler vardı. (Turgut ÇİFTÇİ)

 

You may also like...

1 Response

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir