Takvim ve Kandil Geceleri

Kandil Geceleri

Zamanın, belli bir olay başlangıç alınarak sıralanmasına “takvim” denir. Namaz için güneş takvimi, oruç için ay takvimi esas alınmıştır.

Ay takvimi 29,5 günlük bir dönemi temel almaktadır. Buna göre güneş yılı ortalama 365,24199 gün, ay yılı ise 354 gündür. Bunun sonucu Ramazan ayı, her yıl 10 gün önce gelmektedir.

Takvimde süreler, güneş ve ay döngüsü dikkate alınarak hazırlanmıştır. Miladı takvim, İsa’nın doğumunu başlangıç olarak alıp Güneş’e göre hazırlanmıştır. Sümer-Babil Dönemi’nden beri kullanılan ay takvimi, ay devrelerini esas alan bir takvimdir.

Kur’an’da bildirilen Ramazan ayının başlangıcı ve sonu, ay takvimine (ölçeğine) göre, Ramazan’daki oruç saatleri ve vakit namazları ise, güneş takvimine göre düzenlenemiştir. Kur’an’da hem Hicri Takvim’e, hem de Miladi Takvim’e işaret edilmiştir:

“Geceyi bir dinlenme, Güneş ve Ay’ı bir hesap ölçüsü kıldı. Bu, üstün ve güçlü olan, bilen Allah’ın düzenlemesidir.” (6En’am/96)

“Kuşkusuz Allah katında; gökleri ve yeri yarattığı günkü Allah’ın yasasına göre, ayların sayısı on ikidir. Bunlardan dördü saygınlardır. İşte bu köklü bir sistemdir (dindir). Bu sebeple onlarda [haram aylarda] birbirinize haksızlık etmeyiniz.” (9Tevbe/36)

“O, Güneş’i ışık kaynağı, Ay’ı ışık yansıtıcısı ve senelerin sayısını ve hesabını bilesiniz diye, onu yörüngeler halinde düzenlemiştir.”  (10Yunus/5)

“Biz geceyi ve gündüzü iki işaret kıldık; gece ayetini sildik de Rabbinizden bir lütuf aramanız, yılların sayısını ve hesabı öğrenmeniz için gündüzün ayetini aydınlatıcı kıldık.” (17İsra/12)

“Gece ile gündüz, Güneş ile Ay O’nun işaretlerindendir (ayetlerindendir).” (41Fussilet/37)

“Güneş ve Ay bir hesaba göre hareket etmektedir.” (55Rahman/5)

 

Kandil geceleri veya onların kutlanmasıyla ilgili Kur’an’da herhangi bir buyruk bulunmamaktadır. Tabii isteyenler, istedikleri günleri ve geceleri istedikleri biçimde değerlendirebilirler.

Bir konunun dini temeli olması için Kur’an’da ve Hz Peygamber’in uygulamaları arasında yer alması gerekir. Hz Peygamber’in uygulamalarından söz ederken Kur’an’a aykırı söylemlerin ve rivayetlerin onun uygulamaları arasında yer alamayacağını da bilmek gerekir.

Kur’an’da yalnızca ‘Kadir Gecesi’nden söz edilir. O gün/gece, insanlığın ve Hz Muhammed’in vahiyle (Kur’an’la/İslam’la) tanışması olarak takdim edilir. Ancak bu gece bile kutlamaya konu edilmez. Kişinin İslam’la tanışmasının bir ömre bedel olduğuna işaret edilir. (1000 yıl = Yaklaşık 83 yıl). Burdan belki ortalama insan ömrünün ne kadar olması sonucunu da çıkarabiliriz.

“Hayra vesile oluyor” güzellemesi de temelsizdir. Kur’ani referanstan yoksun din adına veya daha dindarlaşma adına icat edilen şeyler (ruhbanlık), dine hizmet etmez. Doğru, güzel ve iyi olan her şey güzeldir. Sonradan icat edilmesi onu çirkin yapmaz. Tam tersine insanlığa hizmet ediyorsa takdire şayandır. Ancak herhangi bir uygulamayı dinle ilişkilendirdiğimiz zaman Allah’ın onu, ya emrettiği veya teşvik ettiği ya da önerdiği, yapanları ödüllendireceği, yapmayanları cezalandıracağı veya onlara yakınlık duymayacağı gibi, Allah adına temelsiz iddialar ortaya atılmış ve uygulamalar türetilmiş olmaktadır. 

Allah ile ilişkilendirmeden isteyen istediğini icat edebilir. İnsanlığa yararlı ise Allah da zaten bundan memnun olur. 

Geçen bir ilahiyatçı akademisyen, bal peteklerindeki, kavundaki, karpuzdaki Allah yazılarının manipülasyonla yapılmış bile olsa “Hayra vesile oluyorsa”, bu gerçeğin açığa çıkarılmaması gerektiğinden söz ediyor. Bu ve benzeri efsanelerin insanları dine ısındırdığı ve yaklaştırdığını ifade ediyor. Bunun üzerine, ama insanlar bu tür efsaneler sonucunda, dikerek dileklerinin yerine geleceği umuduyla, örneğin, Aya Yorgi Kilisesi’ne gidip yüzlerce metre uzunluğunda ip bağlıyor ve orada mum dikiyorlar. Bu yolla insanlar sömürülüyor ve bu bir sektör haline geliyor. Kilise de böyle uygulamaları teşvik ediyor denince dona kalıyor ve söyleyecek söz bulamıyor. 

Hayrın kaynağı Allah’ın Kitabı’dır. Ayrıca insanlığa hizmet edecek çalışmalar ve uygulamalardır. Çünkü Allah, kitabında insanlığa hizmetin kendisine ibadet olduğunu bildirmiştir.

Kandil gecelerinin tarihiyle ilgili Diyanet İşleri Başkanlığı’nın İslam Ansiklopedisi, Kandil maddesini okumalarında yarar vardır:
http://www.erdemyolu.com/kandiller/kandiller.html

veya http://www.islamansiklopedisi.info/dia/pdf/c24/c240187.pdf

Turgut ÇİFTÇİ

You may also like...

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir