İslam Tarihi – Medine Dönemi
Hz. Muhammed’in Medine Dönemi
Medine, Mekke’nin kuzeyinde, üç tarafı dağlarla çevrili, güneyi ise ovalık bir şehirdir. Havası güzel, toprağı ziraata elverişli, hurmalıkları boldur.
Medine veya Rasûlullah’ın hicretinden önceki ismiyle Yesrib, o zamanlar toplu bir yerleşim merkezi değildi. Eni ve boyu yaklaşık 15 kilometre olan bir ova içerisinde yer alan, birbirlerine birkaç yüz metre ile birkaç kilometre uzaklıktaki irili ufaklı birçok yerleşim merkezinin ortak ismiydi. Hz. Peygamber hicret ettiği zaman, ovadaki tüm yerleşim merkezlerinin toplam nüfusu on bin civarındaydı. Ovanın dışarıyla irtibatı, dağların arasındaki dar vadilerden geçen yollarla sağlanıyordu. Her yerleşim merkezinde bir veya iki kuyu vardı. İnsanlar su ihtiyaçlarını bu kuyulardan karşılıyorlardı. Evlerin tamamı taş veya kerpiçtendi ve büyük çoğunluğu iki katlıydı.
Rasûlullah’ın hicreti esnasında, Medine’de Evs ve Hazrec adlı iki Arap kabilesi ile, Kaynuka, Nadîr ve Kurayzaoğulları adlı üç Yahûdi kabilesi vardı. Arap kabileleri buraya “Seylü’l-arim” denilen sel felâketinden sonra Yemen’den; Yahudiler ise, Romalıların Kudüs’ü işgal ve tahriplerinden sonra Kudüs’ten gelip yerleşmişlerdi.
Başlangıçta, bir müddet Araplarla Yahudiler iyi geçinmişlerse de, Yahudilerin çıkarcı davranışları yüzünden zamanla araları açılmış, Arablar Yahudileri yenerek Medine’de hâkim duruma gelmişlerdi. Fakat çok geçmeden Yahudilerin entrikaları ile birbirlerine düştüler ve iki kardeş kabile uzun yıllar birbirleriyle savaştılar. Bu savaşların en sonuncusu Buâs Harbi’dir. Hicretten yaklaşık 5 yıl önce sona eren ve bazı fâsılalarla tam 120 yıl süren bu savaşta her iki taraf da büyük kayıp vererek zayıf düşmüşlerdir. Bu yüzden, Hicret esnasında Yahudiler, özellikle iktisâdî yönden Medine’de hâkim durumda bulunuyorlardı.
Yazının devamı…
İslam Tarihi – Medine Dönemi (Orijinal dosyayı PDF olarak indir)
(Hazırlayan: Turgut ÇİFTÇİ)