İyi ve Uyumlu İnsan Farkı

İYİ VE UYUMLU İNSAN FARKI

Soru: Kimseye zararı yok, kendi halinde, iyi biri; ancak Allah’a inanmıyor veya Allah’a inanıyor. Ama bazı sorumluluklarını yerine getiremiyor. Böyle bir kişinin hali n’olcak? Bu kişi, Cennet’e gitmeyecek mi?

“İyi olmak, salt iyilik yapmak ya da uyumlu insan olmak değildir.”

✔ ✨

UYUMLU İNSAN

“İyi insan” demek, zararsız, kendi halinde, güzel konuşan, güzel yazan, herkesle iyi geçinen insan demek değildir. Böyle birisi için belki “uyumlu insan” veya “pasif iyi(!)” denilebilir. Uyumlu olmak da güzel bir özelliktir; fakat “iyi insan” olmak için yeterli bir özellik değildir.

✔ ✨

İYİ İNSAN

İyi insan”, kötülüklere karşı çıkan ve gittiği yere iyilik, güzellik ve doğruluk götüren insandır. Konuyu biraz daha açalım…

 Muhtaçlara, güç yetirebildiği kadar yardımı yapmayan birisi iyi bir insan değildir.

Sorunları ve sıkıntıları bilinen insanlara, bunları çözebilmesi mümkün iken bu konuda çaba harcamayan insanı, akıl ve sağduyu sahibi insanlar “iyi bir insan” olarak tanımlamazlar.

Acılara derman, yaralara merhem olmayan insanın, iyi bir insan olduğundan söz edemeyiz.

Anlaşmazlıkları ve kavgaları adil biçimde çözme imkânı varken, bunun için çaba harcamayan insanın, iyi bir insan olduğunu söylemek safdillik olur.

Eğer kişi, yaşadığı çevrede ve bölgede, insanlara ağır zararlar veren, onları yaşadıklarına pişman eden, onlara baskı ve şiddet uygulayan, bulduğu her şeyi yakan yıkan, insanları ve emeği sömüren, insanları ve değerleri istismar eden, kan ve gözyaşı getiren, korku ve dehşet saçan “kötülere” karşı mücadele vermiyorsa, böyle bir kişinin kendisini “iyi bir insan” olarak görmesi, boş bir slogan olur.

 Sorunlar ve sıkıntılar karşısındaki sessiz ve tepkisizlik, kötülerin cesaretlenmesinde ve sorunların büyümesinde çok önemli bir etkendir.

✔ ✨

İYİ İNSAN KİMDİR, KİM DEĞİLDİR?

Zulümlere karşı çıkmayan kişi, erdemli insan olamaz. Kendi dünyasında, içinde yaşadığı dünyada bildiği ve tanık olduğu kötülüklere sessiz ve tepkisiz kalarak hiç kimse iyi insan olamaz.
İyilik yapmakla ‘iyi insan’ olmak aynı değildir.

Aç bir insana ekmek vermekle iyilik yapmış oluruz. Açlığa karşı mücadele vererek iyi insan oluruz.

Yaralı insana yardım etmekle iyilik yapmış oluruz. İnsanların yaralanmasına neden olan olumsuzluklara karşı mücadele etmek kişiyi iyi insan yapar.

Bir insana olumlu ve sıcak mesajlar verdiğimizde iyilik yaparız. Ama ona asıl söylenmesi gerekeni söylediğimizde iyi insan oluruz.

Hoş güzel sözler söyleyince iyilik yaparız. Günün, zamanın, gündemin sözünü söylediğimizde iyi insan oluruz.

İyilik yaparken bir risk almayız, bir zorlukla karşılaşmayız. Oysa iyi insanlar, gerçeği, hakikati söylemek için risk alır, zorluklara karşı dik dururlar.

İyi insan katliamlara karşıdır.
İyi insan zulümlere karşıdır.
İyi insan ayrımcılığa karşıdır.
İyi insan iftiraya karşıdır.
İyi insan bozgunculuğa karşıdır.
İyi insan düzeltici insandır.
İyi insan haktan yanadır.
İyi insan adaletten yanadır.

“Onlar, kendilerine hatırlatılan mesajı unuttular, biz de yalnızca kötülükten sakındıranları kurtardık; zulmedenleri de, yozlaşıp dejenere olmalarından dolayı zorlu bir azapla yakaladık.” A’raf, 7/165

“Sizden önceki nesillerden akıllı ve donanımlı kimseler (insanları) ülke içinde bozgunculuk yapmaktan sakındırsalardı ya! Ancak içlerinden kendilerini kurtardığımız pek az kimse dışında bunu kimse yapmadı. Zulmedenler, içinde şımartıldıkları refahın ardına düştüler. Çünkü suçlu idiler.” Hud, 11/116

✔ ✨

Düşmekte olan bir çocuğun kolundan tuttuğunuz, bir yaşlıya yardım ettiğiniz, misafirinize çay veya kahve ikram ettiğiniz, dostlarınızla sohbet ettiğiniz, kediye, köpeğe veya kuşlara yiyecek-içecek verdiğiniz zaman iyilikte bulunmuş, iyi ve güzel iş yapmış olursunuz.

Ancak salt bu yaptıklarınızla, ‘iyi (erdemli)’ insan olamazsınız. ‘İyi (erdemli)’ insan olmak için dürüst olmanız ve çevrenizdeki insanların sorunlarını ve sıkıntılarını dert edinmeniz, bu sorunları ve sıkıntıları çözmek için hakkaniyetle mücadele etmeniz gerekir.

İyi insan olmak için öncelikle ‘İyi’ ne demek onu bilmeliyiz. ‘İyi’nin tanımı konusunda filozoflar çok kafa yormuşlar. Ortak noktalar yakalasalar da, ortak noktaların tanımlarında yine ayrılığa düşmüşlerdir.

Herkes iyilik yapabilir. Hangi dine mensup olursa olsun, hemen herkes düşen birini kaldırabilir, açı doyurabilir, yaralıyı tedavi edebilir. Bu insan hakkında, o, iyilik yapan biridir denilir.

İsa ve Muhammed (as) peygamberlere “Ey iyi insan!” denince, onlar, “İyi olan Allah’tır” derler. Burada, yüceltici amaçla kullanılan kavrama takılmazsak;

İyi olmak; yüksek bir bilinç, derin bir bağlılık ve ahlaki olgunluk gerektirir.

Bir insan istediği kadar iyilik yapsın, yeryüzünde ve çevresinde bildiği ve tanık olduğu zulümlere, haksızlıklara, katliamlara, tecavüzlere, yalanlara ve talanlara gerçekten karşı olmadıkça; hak ve adalet eksenli erdemli davranışlara destek olmadıkça asla iyi olamaz. Bunun için olaylar ve insanlar üzerinde kafa yorması ve doğru bilgiye ulaşması gerekir. Kişi, elbette aklını kullanarak doğruya ulaşabilir. Her şeyi bilemese de kendisine öncelikle gereken şeyleri öğrenebilir. Ancak bu, akıl yürütmenin (rasyonel düşünmenin) ilkelerini bilmeden olmaz; buna biz DÜŞÜNME YASALARI da diyoruz.

Kur’an, kişinin aklıyla bulduğu doğrulardan emin olmasını, kuşkuya kapılmamasını ve belki daha ulaşamadığı pek çok bilgiye ulaşmasını sağlar.

✔ ✨

ALLAH’A İNANMAK NE DEMEKTİR?

Allah’a inanmak, O’nun kelamının (sözlerinin) doğru (tasdik edilecek doğrulukta) olduğuna ve yine O’nun vaat ettiklerine (söz verdiklerine) sadık (bağlı) kalacağına güvenmektir.

Rabbimiz, biz insanlardan; O’ndan başkasına kulluk etmemeyi ve yönelmemeyi, hak ve adaleti gözetmeyi, dürüst ve sorumlu olmayı, iyilik yapıp yardımlaşmayı; cana kıymamayı, zulmetmemeyi, iftira atmamayı, ne Allah adına ne de insan adına yalan uydurmamayı, haksızlık yapmamayı, çalmamayı, zarar vermemeyi; kibirden, riyakârlıktan, bencillikten uzak durmayı, iyi insanların yanında ve kötü insanların karşısında yer almayı istemiştir. Bunları kabul etmeyen biri, nasıl “iyi” olabilir ki?! Bunlar, zaten “iyi olduğu iddia edilen insanların” özellikleri değil midir?

 Allah, bu bildirdiklerine uygun davrananlar kişilerin, sonuçta kazanacaklarını, onları çiğneyenlerin sonuçta kaybedeceklerini vaat etmiştir. Bundan farklı bir sonuç bekleyen birinin “iyilik anlayışı” sorunlu değil midir?

✔ ✨

DİNLERDE AHLAK

“Bütün dinlerde bunlar zaten yok mudur?” diye soruluyor.

Bu evrensel ilkeler ve değerler, dinlerde, bir bütün olarak yer alması gerekiyor iken ne yazık ki kısmen yer alıyor. Bunların elbette çeşitli nedenleri vardır.

Tarih boyunca yaşanan tırpanlamalar, yol kazaları, onlardan çok önemli temel parçaların ya devredışı bırakılmasına ya da çarpıtılmasına neden olmuştur. Örneğin, “Öldürmeyeceksin” ilkesi, bütün dinlerde, “Hiçbir insanı…” iken zamanla, “Kendinden olanları öldürmeyeceksin” diye çarpıtılmıştır. “Zarar vermeyeceksin, zulmetmeyeceksin, komşunun, başkasının malına göz dikmeyeceksin” gibi daha pek çok ilke, sağından solundan aşındırılmıştır. Sınıfların, grupların çıkarlarına uygun biçimde yorumlanmıştır

Doğal olarak dinlerin ahlaki paradigmaları ciddi yara almış ve değerler sistemi amacından bütünüyle sapmıştır. Çünkü haramlar adeta helale dönüşmüştür. “Öldürmeyeceksin” ilkesi, “aslında öldürebilirsin ve hatta öldürmelisin” gibi tam zıt bir anlayışa kurban edilmiştir, diğerleri de böyle…

 Cennet, hak edenlere Allah’ın lütfedeceği lüks yaşamdır.

Şimdi;

“İyi insan” kimdir?

“İyi insan” Cennet’e gider mi?

İyi olmayana lüks yaşam verilsin mi?

(Turgut ÇİFTÇİ)

You may also like...

1 Response

  1. Hocam ben bengi ümraniye anadoludan . Nasılsınız iyisinizdir inşallah .Yazınızi okudum aynı konuyu geçen hafta din öğretmenimizle tartışmıştık. Hocam hıristiyan olan IYI BIR INSAN. Cennete gidecek mi ? Ya da gerçek din hıristiyanlık olsaydı biz cennete gider miydik. Şimdiden teşekkürler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir